MPS hastalığında erken teşhis kritik rol oynuyor
Nadir Hastalıklar içerisinde yer alan Lizozomal Depo Hastalıklarının (LSD) bir alt türü olan Mukopolisakkaridozlar (MPS) vücutta bulunan ve Glikozaminoglikan adı verilen maddeleri parçalayan enzimlerin eksikliği nedeniyle ortaya çıkar. Bu eksiklik, söz konusu maddelerin lizozomlarda birikmesine, zamanla da hücrelerde ve organlarda sorunlara yol açabilir.
Hangi lizozomal enzimin eksik olduğuna bağlı olarak farklı tiplerde ortaya çıkabilen MPS hastalığının belirtileri hastalığın şiddeti ve ilerleme hızına göre değişebiliyor.
Ana odak alanlarından biri nadir genetik hastalıklar olan Takeda, 243 yıllık deneyimin getirdiği bilgi birikimi ile bilimin önderliğinde hastaların ihtiyaçlarına odaklanarak kapsamlı ve etkili sağlık çözümleri sunuyor. Takeda’nın küresel düzeyde geliştirdiği güncel tedavi yöntemlerini Türkiye’deki hastalara ulaştıran Takeda Türkiye, hastaların ve hasta yakınlarının hayatlarında anlamlı farklar yaratmak için faaliyetlerini sürdürüyor.
Takeda Türkiye Genel Müdürü Ömür Mangaloğlu; boy kısalığı, bilişsel bozukluklar, iskelet bozuklukları, belirgin yüz özellikleri, işitme kaybı ve kalp-damar hastalıkları gibi bazı klinik özelliklerin genellikle MPS tiplerinde ortak olarak görülebildiğini vurguladı.[1]
Mangaloğlu; “Nadir genetik ve metabolik hastalıkların belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebildiği gibi farklı hızlarda da ilerleyebiliyor. Bu nedenle erken teşhis çok önemli. Bunun için küresel düzeyde eğitim ve hastalığa dair bilinçlendirme çalışmalarını destekliyor, Türkiye’deki tüm Pediatrik metabolizma klinikleri ile bilimsel ilişkiler geliştiriyor, Genel Pediatri klinikleriyle bilgilendirme çalışmaları yaparak erken ve doğru teşhise erişimi artırmak için çabalıyoruz. Hastalık belirtilerinin ortaya çıkışı ile teşhis arasındaki zamanı azaltmaya ve inovatif tedavi yöntemleri geliştirerek hastaların hayat kalitesini artırmaya kararlıyız. Nadir hastalıklarda, hastanın tanı ve tedaviye erişiminde gelişim alanları var. Nadir görülen bir hastalık grubu olduğu için yenilikçi tedavilerin geliştirilmesi ve sonrasında tedaviye erişim kritik bir öneme sahip. Takeda olarak bu alanda var gücümüzle çalışmaya devam ederek, hastalarımızın hayatlarında olumlu etkiler yaratmayı sürdüreceğiz.” dedi.
Takeda Global Hakkında:
Takeda olarak, insanlar için daha sağlıklı, dünya için daha parlak bir gelecek sunmaya odaklanıyoruz. Gastroentereloji ve inflamasyon, nadir hastalıklar, plazma türevli tedaviler, onkoloji, nörobilim ve aşılar dahil olmak üzere temel terapötik iş alanlarımızda yaşamı değiştiren tedavileri keşfetmeyi ve sunmayı hedefliyoruz. İş ortaklarımızla birlikte, dinamik ve geniş kapsamlı araştırma programımız aracılığıyla hasta deneyimini iyileştirmeyi ve tedavi seçeneklerine yeni bir kapı açmayı amaçlıyoruz. Merkezi Japonya'da bulunan, “Bütünlük, Adalet, Dürüstlük ve Azim” değerlerimiz ışığında ilerleyen, Ar-Ge odaklı lider bir biyofarma şirketi olarak hastalara, çalışanlarımıza ve gezegene olan bağlılığımız bize rehberlik ediyor. Yaklaşık 80 ülkedeki ekibimiz, amacımız doğrultusunda çalışıyor ve iki yüzyıldan fazla bir süredir bizi biz yapan değerlerle ilerliyor.
Daha fazla bilgi almak için www.takeda.com
Hibya Haber Ajansı