Almanya, Türkiye’nin döner kebap için koruma statüsü talebine itiraz etti
Almanya ve Türkiye döner konusunda karşı karşıya geldi ve bu yemeğe İspanya'nın serrano jambonu ve Napoliten pizzasıyla aynı korumalı AB statüsünü verme girişimine itiraz etti.
Döner kavgası Nisan ayında Türkiye'nin döner ismini Avrupa çapında “garantili geleneksel spesiyalite” olarak tescil ettirmek için başvurmasıyla başladı; bu da etiketin yalnızca belirlenen üretim yöntemlerine ve içindeki etin özelliklerine uyanlar tarafından kullanılabileceği anlamına geliyor.
Almanya bunun büyük bürokratik engeller yaratacağını ve popüler atıştırmalığının fiyatını arttıracağını savunuyor. Sözü edilen döner enflasyonu, Eylül'deki önemli eyalet seçimleri öncesinde seçmenlerin zihninde hayat pahalılığı sorununa dönüşmüşken, Berlin vetosunu Avrupa'nın Çarşamba günü vereceği son tarihten hemen önce sundu.
Ankara'nın başvurusu başarılı olursa, sadece “3-5 mm kalınlığında pirzola şeklinde yatay olarak dilimlenmiş” sığır ve kuzu eti döner olarak satılabilecek. Tavuk pirzolaları kümes hayvanı çeşidinde daha kalın olabilirken, kıyma tamamen yasaklanacak.
İstanbul'daki Uluslararası Döner Federasyonu tarafından desteklenen ve yemeğin Türkiye'nin “mutfak mirasının” ayrılmaz bir parçası olduğunu savunan başvuruya göre, menşe hayvanların yaşı ve dilimleme bıçağının yanı sıra eti marine etmek için kullanılan baharatların da farklı özellikleri karşılaması gerekecek.
Almanya'da kebap satışlarının yılda yaklaşık 7 milyar Euro düzeyine ulaştığı göz önünde bulundurulduğunda, bahisler oldukça yüksek. Almanya'da her üç kişiden birinin ayda en az bir döner yediği tahmin ediliyor.
Parlamentoya Dönerpreisbremse ya da döner fiyatlarına sınırlama getirilmesi çağrısında bulunan aşırı sol Die Linke partisi, sadece iki yıl önce 4 Euro olan döner fiyatlarının bazı Alman kentlerinde 10 Euro'ya kadar yükseldiğini söylüyor.
Hem Türkiye hem de 2,7 milyonluk Türk diasporasına sahip Almanya, günümüzde yaygın olarak tüketilen döner kebabın doğduğu yer olma konusunda iddialı.
İnce dilimlenmiş etin ızgarada pişirilmesinden oluşan bu lezzet, Almanya'ya, üzerine doğranmış sebzeler ekleyen ve sarımsak ya da acı biber sosu süren, Türkiye'den gelen göçmenler tarafından tanıtıldı.
Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier'in Nisan ayında İstanbul'a yaptığı resmi ziyaret sırasında Almanya'da bir döner tartışmasına yol açmıştı.
Alman Otel ve Restoranlar Birliği Başkanı Ingrid Hartges yerel medyaya yaptığı açıklamada, Türkiye'nin tescil girişiminde başarılı olması halinde, yeni kuralların “gastronomi işletmeleri ve tüketiciler için yıkıcı sonuçlar doğuracağını” söyledi.
Hartges, halihazırda 1992'de belirlenen “açık ve detaylı” ulusal standartlara tabi olan döner kebap konusunda AB'nin müdahalesine gerek olmadığını söyledi.
Politico'nun Almanya baskısına konuşan Yeşil politikacı Cem Özdemir'in başında bulunduğu Tarım Bakanlığı, yeni Avrupa düzenlemelerinin “Alman pazarına somut ekonomik etkisi olan bir müdahale” teşkil edeceğini söyledi.
Dönerin tarihi hakkında bir kitap yazan Berlinli sosyolog Eberhard Seidel, Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesine verdiği demeçte “Bu Almanya'nın kültürel kimliğine bir saldırıdır” dedi.
Almanya yine de dana eti ve vejetaryen seçenekler, Oldenburg'da patates bazlı çeşitler ve Bavyera'da leberkäs köfte kebapları da dahil olmak üzere baş döndürücü çeşitlilikte yerli döner kebabı üretiyor. Hatta bazı dükkanlar tatlı olarak çikolatalı döner bile sunuyor.
İki ülkenin bir uzlaşma yolu bulmak için altı ay süresi var; aksi takdirde Avrupa Komisyonu anlaşmazlığı karara bağlamak zorunda kalacak. Türkiye Avrupa Birliği üyesi olmamasına rağmen, üçüncü ülkeler ürünlerini Avrupa Birliği'nde koruma altına aldırabiliyor.
Hibya Haber Ajansı