Dünyanın en büyük filo kiralama şirketlerinden biri olan ALD Automotive LeasePlan, yenilikçi çalışmaları ve güçlü iş birlikleriyle büyümeye devam ediyor. 44 ülkede 3,3 milyon aracı yöneten ALD Automotive LeasePlan, araç filosundaki 500 bin adedi aşan elektrikli araç filosuyla da dünya çapında, sektörde yüksek hacimli elektrikli araç filosuna sahip olan operasyonel kiralama şirketlerinden biri olarak anılıyor. Bu kapsamda şirket, global sürdürülebilirlik hedeflerine paralel olarak Türkiye’de de çevreyi korumaya yönelik politikaları yakından takip ediyor.
Karbon salınımını sıfıra indirgemeye katkıda bulunan öncü uygulamalarına bir yenisini daha ekleyen ALD Automotive LeasePlan, bu kapsamda AstraZeneca Türkiye ile iş birliği gerçekleştirdi. Anlaşma kapsamında AstraZeneca’nın Türkiye’nin çeşitli illerinde bulunan filosundaki 292 adet araç, elektrikli araçlarla yenilendi. Bu anlaşma, Türkiye’de hem lokasyon yaygınlığı hem de araç sayısı ölçeği bazında tek seferde gerçekleşen büyük hacimli elektrikli araç filosu projelerinden biri olma özelliğini taşıyor.
Bu iş birliğinin, gerçekleştirdikleri sürdürülebilirlik çalışmalarına önemli katkı sağlayacağını söyleyen ALD Automotive LeasePlan Türkiye Genel Müdürü Türkay Oktay, “Her geçen gün gelişen elektrikli araç altyapıları, bu araçlara olan ilgiyi daha da fazla artıyor. Bu değişim süreci şirketlerin sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşması için de çok önemli bir katkı sağlıyor.” dedi.
ALD Automotive LeasePlan’in sektörün küresel boyutta lider şirketi olduğunu vurgulayan Türkay Oktay, şöyle devam etti:
“Şirket araçları, çevreye yayılan emisyonun önemli kaynaklarından biri. Bu yüzden şirketlerin filolarına kattıkları her bir elektrikli araç sürdürülebilirlik adına önemli bir adım. Sürdürülebilir mobilite vizyonumuzla gerçekleştirdiğimiz çalışmalara bir yenisini daha ekledik. AstraZeneca ile olan iş birliğimiz sayesinde Türkiye’de hem araç adedi hem de lokasyon bazında tek seferde en büyük ölçekli elektrikli araç teslimatlarından birini gerçekleştirdik. Tüm iş ortaklarımızı sıfır emisyona taşıyacak adımların atılmasında onlara destek olmaya devam ediyoruz.” dedi.
Sürdürülebilirlik konusuna ve şirketlerin bu noktadaki sorumluluklarına da vurgu yapan Türkay Oktay, “Çevresel sürdürülebilirlik ve iklim değişikliğiyle mücadelede şirketlerin çok büyük bir sorumluluğu var. Özellikle otomotiv endüstrisinde ve operasyonel kiralama sektöründe sıfır emisyon hedefini yakalamak ancak elektrikli araçlarla mümkün. Bireylerin kendi çabalarıyla katkıda bulunmaları çok önemli ancak daha büyük topluluklar olarak filolarına sahip olan şirketlerin sürdürülebilir filolar adına attığı her adım çok daha etkili olacak.” diye konuştu.
AstraZeneca Türkiye Ülke Başkanı Ecz. Serkan Barış ise konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“AstraZeneca sürdürülebilirlik alanındaki çalışmalarıyla bir ilaç şirketinden fazlası. Geleceğimizin sağlıklı insanlar, sağlıklı bir toplum ve sağlıklı bir gezegene bağlı olduğunun farkındayız. Bu nedenle sürdürülebilirliği işimizin merkezine koyuyor, bu alanda sorumluluklarımızı belirliyor ve gerekli aksiyonları alıyoruz. Toplumun ve gezegenin sağlığına ilişkin sorumluluklarımızı bir bütün olarak ele alıyor, çevresel etkilerimizi en aza indirmek ve karbon emisyonlarımızı sıfırlamak için çalışmalarımızı hızlandırıyoruz. Sürdürülebilirlik stratejimizin bir parçası olarak ilk kez 2022 yılında merkez ofis çalışanlarımızın araçlarını hibrid araçlara çevirerek başlattığımız süreci şimdi bir basamak daha ileriye taşıyoruz. İlk olarak saha ekibiyle başlayacak elektrikli araç değişimi ile birlikte 2025 sonuna kadar Türkiye’deki tüm araç filomuz yüzde 100 elektrikli araçlardan oluşacak. Mayıs ayı sonuna kadar kademeli olarak 292 kişiden oluşan tüm saha çalışanlarımız elektrikli araçlara geçiş yapmış olacak. ALD Automotive LeasePlan iş birliği ile AstraZeneca’nın, Türkiye’de bu kadar yüksek sayıda elektrikli araç değişimi yapan ilk firma olması bizim için bir gurur kaynağı.”
Bu dönüşüm ile yılda yaklaşık 1.67 ton karbondioksit emisyonunu azaltmayı öngördüklerini söyleyen Barış, “Bu miktar, orta boyutlardaki bir binek aracın Dünya’yı ekvator çevresinden yaklaşık 247 kez turlamasına veya 242 hektarlık yani 339 futbol sahası büyüklüğündeki ormanlık alanın yıllık karbon tüketimine eşdeğer. Elektrikli araçlara geçişimizin, sadece çevresel açıdan değil, aynı zamanda ülkemizin sağlık sektöründeki sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmasına da büyük katkıda bulunacağına inanıyorum. Daha yeşil, daha temiz ve daha sağlıklı bir gelecek için çalışmaya devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.
Hibya Haber Ajansı
